1 ay sonra yeniden ben :)
Evet nerede kalmıştık. Taa 17 mayısta kalmışım, çok geride... Her zaman aklımda 2-3 cümlede olsa birşeyler yazayım, ama olmuyor bir türlü. Geçen 6 aylık sürede alışık olduğum yaşantımdan çok şey değişti... Mesala en basitinden önceden interneti hiç aksatmazdım, özellikle haftasonları çok geç saatlere kadar bilgisayar başında olurdum, şimdi kalamıyorum. Haftasonları usul usul ilerleyen saatlere kadar rahatça bira/şarap içerdim, şimdi elimde bardak şişe hoop uyuyakalıyorum :) Değişim sadece bununla kalmadı, eskisi gibi akşamları dışarı çıkamıyorum, çok sık görüştüğüm arkadaşlarla telefonla bile görüşemiyorum...
Dediğim gibi 2010 yılının diğer yıllara göre farklı olacağını biliyordum, tahmin ediyordum ama hayatımda hiç bu kadar değişim olacağını tahmin edemezdim. Personel sıkıntısı ve bazı şeylerin yeni yeni oturmasından ve her geçen gün rakamların biraz daha artması neticesinden mesai saatleri yetmez oluyor... Haftasonları da gidilse yine yetişmez oldu. 24 saat çalışılsa iş bitmez derler, doğru ama aciliyeti olan işlerin de bitmesi gerekir, şarttır. Tüm koşuşturmam bu bitmesi gereken işler için. Gerçi bu yoğun temponun karşılığı rakamlara yansıyor ama biraz temponun azalması lazım gibi :)
ış yoğun tempoda giderken geçen 1 aylık süreçte ev arama koşuşturması başımızdan geçen bir psikopat ev sahibi macerası ve sonrasında tekrar ev arama sürecine girilmesi. Neyseki ev bulundu. Evlilik, eşyalar için yapılan koşuşturmalar... Mesaide ve yolda geçen zamanda geri kalan vakitte ev&eşya için koşuşturma ve hızla hiçbirşey anlamadan dinlenemeden geçen pazar günü, tekrar haftabaşı ve günlerin yetmemesi...
Evet son 6 aydır geçen hızlı tempolu koşturmaca ile birlikte önceleri yapılan birçok şeyden uzaklaşmak. Bunlar aslında normal şeyler. Hepsine birden yetişmek imkansız. Bazı şeyleri yaparken bazı şeylerden fedekarlıklar yapmak, uzaklaşmak. Tek fark var ama. önceleri ekşınlı gecelere giderken, birçok arkadaşla görüşürken bir de evde dinlenip keyif yapılabiliyordu... Ama artık evde bira dahi içerken eski performanstan çok şey gitmiş ve uyuyakalıyorum...
Haziran devre sonundan sonra ağustos sonuna kadar tempoyu biraz düşürmeye çalışacağım gibi. Umarım biraz daha normale sokabilirim bazı şeyleri. Yaz geldi. Bakalım bu yaz nasıl geçecek. Geçenlerde arkadaşla konuşyorduk, 2008 yazı çok hızlı geçmişti, 2009 yavaş bakalım bu yaz nasıl geçecek...
Sayfama her zaman birşeyler yazmak istiyorum ama bir türlü fırsayım olmuyor. Neyseki bu paza vakit ayırabildim. Zaten arabam da çok kirli yıkayamadım... :) Umarım haftaya.
Yarın yeni ve yoğun bir hafta daha başlıyor. Havaların ısınmasıyla trenden sonra Yüreğire gitmek hatta boğucu sıcakta tarihi taşköprüyü geçmek hakikaten zor oluyor.
Bir ay olmadan tekrar görüşmek üzere...
önemli Not: Resimsiz bir yazı oldu. 2 aydır makinemi hiç kullanmadım. :)