Tarsus'tan Ulaş Ada Geçti
Nisan ayı da hızlı bir şekilde geçti. Nisan ayı gibi Ulaş Ada'da Tarsus'tan hızlıca geldi geçti. Günler öncesinden Ulaş Ada'nın gelişini heyecanla beklemeye başlamıştık. Efendi efendi arabaya bindi ve geldi. Akşamları eve geç geldiğimden ilk 2 gece doyasıya oynayamadım tatlı Adayla. ılk 2 gün, gün içerisinde çekilmiş resimleri ile yetindim. Görmeyeli çok hareketlemiş uyanık olduğu anlarda yerinde duramıyor, illa gezmek istiyor :)
Beyimizi gezdirdik, koşturduk... şımarık davranışlarına izledik, o güzel gülüşü ve o cin bakışlar ile yaptığı yaramazlıklar harikaydı. 23 nisan tatilinde hiç mesai yapmadım ve doyasıyla Ulaş Ada ile gezdik, eğlendik, güldük... Ve her zaman olduğu gibi ayrılık vakti geldi. Tam alışmış iken Ulaş Ada'yı koltuğuna usulcana oturtup uğurladık... Darısı bundan sonraki görüşmelere tatillere...
Nisan, mart kadar yoğun geçmedi. Her zaman olduğu gibi koşturmaca vardı ama pek iş yoktu. ış üretilmiyordu. Nisan ayı başında eğitime gitmem sebebiyle işlerim birikmişti ve nisan ayının ilk yarısında biriken işleri hallettim ve nisan sonuna doğru durulduk. Dinlenmek namına günlerin bazen durağn geçmesi iyi oluyor. çünkü belli bir süre sonra bünye kaldırmıyor...
Zamanım yılbaşından bu yana olduğu gibi dolu dolu geçiyor... Hiç boş vaktim olmuyor. Damarlarımı da nadasa bırakmış gibiyim, alkol geçmiyor bu aralar :)
Bahar ayının en sevdiğim yönü. Eriği tuzlayarak yemek... Erik yediğim an baharın geldiğinin ve yaz ayının yaklaştığını anlarım.
Bahar geldi ve ortaladık sayılır. Geçen gün Adana'da yolda çukurova üniversitesinin bahar şenliği afişini gördüm. Ertesi gün de trende üniversite öğrencilerinden şenlik planlarına kulak misafiri oldum. Ve hemen her zaman olduğu gibi melankolik takıldım ve geçmişe daldım gittim kulağımda mp3çalarım ve o dönemin popüler müzikleri... Hafta içerisinde uzun bir aradan sonra geçmiş zaman olur ki yapalım...